Öncelikle basit bir ayrım yapıp kıyaslayarak anlatalım.
Özel üniversiteler fakülte hayatı içindeki eğitiminize büyük destekler verebilir. Örneğin sizlere yurt dışı stajı ayarlayabilir, laboratuvarlardan daha iyi yararlanmanızı sağlar. Devlet üniversitesinde ise tamamen kendi başınasınızdır. Her şeyi kendiniz yapmak ve öğrenmek zorundasınız. Devlet politikası yüzünden tıka basa dolan amfiler ve laboratuvarlara girememe ihtimaliniz bile var. Siz zorlamadıkça kimse size bir şey öğretmeye çalışmayacaktır.
Klinik eğitimde ise öze üniversitelerin şöyle bir dezavantajı var. Hastalar para ödeyerek geldiği için stajyerlerle uğraşmak ya da stajyerlerin kendilerine herhangi bir işlemde bulunmasını istemiyorlar. Devlet hastanelerinde ise hasta çoğunlukla bunu kabul ederek geliyor. Ama bu sizi yanıltmasın devlet hastanelerinde de bir çok hasta sizi istemeyecek. Bu da yeni sağlık politikalarına dayanıyor diyebiliriz.
Özel üniversiteler genelde adı duyulmuş iyi hocalarla çalışırlar fakat bir bölümün bütün derslerini aynı hoca anlatır. Büyük devlet üniversitelerinde ise her dersin alt başlığında özelleşmiş hocalar vardır. Bir hoca sadece 1-2 hastalık çeşidiyle ilgilenir ve size onu anlatır.
Kampüs olarak bakarsak iyi bir özel üniversiteye gitmedikçe basit bir apartman tarzı yerle karşılaşabilirsiniz. Özel üniversite hastaneleri birbirinden uzak yerlere kurulmuş olabilir. Devlet üniversitelerinde ise genelde aynı ortamdadır. Tıp fakültelerinde kampüs seçeneği hiçbir zaman cazip olmayabilir. 1-2 üniversite hariç kampüsler hastane ortamı olduğu için bir üniversite havası yakalayamayabilirsiniz.
Üniversiteden üniversiteye her şey değiştiği için kendi araştırmanızı yapmalısınız. Önceliklerinizi belirleyip ona göre bir seçim yapabilirsiniz.
Özel üniversiteler fakülte hayatı içindeki eğitiminize büyük destekler verebilir. Örneğin sizlere yurt dışı stajı ayarlayabilir, laboratuvarlardan daha iyi yararlanmanızı sağlar. Devlet üniversitesinde ise tamamen kendi başınasınızdır. Her şeyi kendiniz yapmak ve öğrenmek zorundasınız. Devlet politikası yüzünden tıka basa dolan amfiler ve laboratuvarlara girememe ihtimaliniz bile var. Siz zorlamadıkça kimse size bir şey öğretmeye çalışmayacaktır.
Klinik eğitimde ise öze üniversitelerin şöyle bir dezavantajı var. Hastalar para ödeyerek geldiği için stajyerlerle uğraşmak ya da stajyerlerin kendilerine herhangi bir işlemde bulunmasını istemiyorlar. Devlet hastanelerinde ise hasta çoğunlukla bunu kabul ederek geliyor. Ama bu sizi yanıltmasın devlet hastanelerinde de bir çok hasta sizi istemeyecek. Bu da yeni sağlık politikalarına dayanıyor diyebiliriz.
Özel üniversiteler genelde adı duyulmuş iyi hocalarla çalışırlar fakat bir bölümün bütün derslerini aynı hoca anlatır. Büyük devlet üniversitelerinde ise her dersin alt başlığında özelleşmiş hocalar vardır. Bir hoca sadece 1-2 hastalık çeşidiyle ilgilenir ve size onu anlatır.
Kampüs olarak bakarsak iyi bir özel üniversiteye gitmedikçe basit bir apartman tarzı yerle karşılaşabilirsiniz. Özel üniversite hastaneleri birbirinden uzak yerlere kurulmuş olabilir. Devlet üniversitelerinde ise genelde aynı ortamdadır. Tıp fakültelerinde kampüs seçeneği hiçbir zaman cazip olmayabilir. 1-2 üniversite hariç kampüsler hastane ortamı olduğu için bir üniversite havası yakalayamayabilirsiniz.
Üniversiteden üniversiteye her şey değiştiği için kendi araştırmanızı yapmalısınız. Önceliklerinizi belirleyip ona göre bir seçim yapabilirsiniz.